RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ

RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ


0-216-521 88 36



ALEMDAĞ C MELTEM S 2/2

SONDURAK ÜMRANİYE İSTANBUL

http://www.radistanbul.com/

MERKEZİMİZDE TÜM BANKA VE KREDİ KARTLARI GEÇERLİDİR.







3 Ocak 2011 Pazartesi

DÖRT BOYUTLU AYRINTILI İKİNCİ DÜZEY DETAYLI RENKLİ DOPPLER ULTRASONOGRAFİ MAMOGRAFİ KEMİK YOĞUNLUĞU PANORAMİK SEFALOMETRİK RÖNTGEN GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ İSTANBUL ATAŞEHİR KAVACIK






0-216-5218836 RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ İSTANBUL ÜMRANİYE TEL 0-216-5218836 ÇEKMEKÖY TEL 0-216-6423432 PENDİK GSM 0-530-5472565 İSTANBUL 0-216-5218836 MAMOGRAFİ MEME KANSERİ ERKEN TEŞHİS VE TANI MERKEZİ SONOMAMOGRAFİ KEMİK ERİME TESTİ OSTEODANSİTOMETRİ BMD ÖLÇÜMÜ ÇENE RÖNTGENİ DİJİTAL SON TEKNOLOJİ İLE PANORAMİK SEFALOMETRİK RÖNTGEN (CD-BASKI-MAİL) RENKLİ VARİKOSEL SKROTAL PENİL PENİS OBSTETRİK RENAL KAROTİS VERTEBRAL ÜST VE ALT EKSTREMİTE VARİS VENÖZ YETMEZLİK TEK VE ÇİFT TARAFLI RENKLİ ARTERYEL RENKLİ VENÖZ VE TÜM VARİS RENKLİ DOPPLER USG ULTRASONOGRAFİ OBSTETRİK AYRINTILI DETAYLI İKİNCİ DÜZEY VE DÖRT BOYUTLU USG CD DVD KAYDI RENKLİ BEBEK RESİMLERİ SERTLEŞME PROBLEMİ RENKLİ PENİL DOPPLER SERTLEŞME PROBLEMİ PENİL RENKLİ DOPPLER TÜM VÜCUT BEDEN TAM FULL CHECK-UP ÇEKAP CHECKUP KAVACIK ÜMRANİYE ÇEKMEKÖY ÇEKMEKÖY ÜMRANİYE ATAŞEHİR ATAŞEHİR KAVACIK ANADOLU YAKASI GÖRÜNTÜLEME KAVACIK GÖRÜNTÜLEME SULTANBEYLİ SANCAKTEPE ŞİLE AĞVA ÖMERLİ REŞADİYE ALEMDAĞ MADENLER ÇEKMEKÖY ÜMRANİYE MALTEPE ÜSKÜDAR KADIKÖY ÇAMLICA ATAŞEHİR KAVACIK BEYKOZ ATAŞEHİR KAVACIK BEYKOZ PAŞABAHÇE ÖĞÜMCE PAŞABAHÇE BEYKOZ ATAŞEHİR PENDİK KARTAL MALTEPE BAĞDAT CADDESİ ATAŞEHİR KAVACIK GÖRÜNTÜLEME ATAŞEHİR KAVACIK BEYKOZ ÜMRANİYE BAĞDAT CADDESİ SUADİYE ERENKÖY GÖZTEPE TÜM ÜNİVERSİTE EĞİTİM VE ARAŞTIRMA DEVLET HASTANELERİ KADIN SAĞLIĞI MEME SAĞLIĞI KANSER ERKEN TEŞHİSİ VE ERKEN TANISI TÜM SAĞLIK OCAĞI AİLE HEKİMLİĞİ GÖRÜNTÜLEME HİZMETLERİ KAVACIK GÖZTEPE GÖZTEPE ERENKÖY KADIKÖY ÜSKÜDAR KAVACIK ATAŞEHİR BEYKOZ ÇEKMEKÖY ÜMRANİYE SARIGAZİ SANCAKTEPE ŞİLE AĞVA ATAŞEHİR SARIGAZİ SULTANBEYLİ ÇEKMKÖY ATAŞEHİR KAVACIK BEYKOZ RİVA AĞVA ŞİLE ÖMERLİ TAŞDELEN ALEMDAĞ ALEMDAR ÜMRANİYE DUDULU MODOKO İMES İKEA MEYDAN ÇAKMAK TEPEÜSTÜ KAVACIK ÇAVUŞBAŞI BEYKOZ ÜMRANİYE ÇEKMEKÖY KAVACIK KAVACIK ŞİLE ACARKENT BEYKOZ ATAŞEHİR AĞVA PAŞABAHÇE





http://www.goruntulememerkezi.com/

http://www.radistanbul.com/

http://www.ikinciduzey.com

http://radistanbul.blogspot.com

http://www.cekmekoygoruntulememerkezi.com/

http://www.umraniyegoruntulememerkezi.com/

http://www.pendikgoruntulememerkezi.com/













Kemik erimesi (osteoporoz)



İstatistiki verilere göre kemik erimesi (osteoporoz) yaklaşık %75 oranında kadınlarda ve ileri yaşlarda görülmekle beraber, 30’lardan itibaren kontrol edilmesi gerekir. Çünkü bu yaşlara kadar gelişimini tamamlayan kemik dokusu bazı nedenlerden ötürü yoğunluğunu kaybetmeye başlar.

Kemik erimesi, büyük oranda aile geçmişiyle ilgili kalıtsal olsa da başta, yanlış beslenme, sigara alışkanlığı, şeker hastalığı, uzun süreli ilaç kullanan, yeterli egzersiz alışkanlığı olmayan, menopoza erken girmiş ya da menopoz sonrasındaki kadınların risk grubunda olduğu bilinmektedir.















Radistanbul Görüntüleme Merkezi Ümraniye son durakta 4 yıldır hizmet vermektedir. Bünyemizde ultrason, renkli doppler, mamografi, kemik yoğunluğu ölçümü, panoramik diş röntgeni ve sefalometrik röntgen cihazları bulunmaktadır.

Kurumumuzda yapılan tetkikler;

• Tüm batın, üriner sistem, pelvik, troid ultrasonlarına ek olarak gebelerde 2. Düzey ayrıntılı ultrason, gebelik ultrasonu, 4 boyutlu ultrason çekimleri.

• Ekstremitelerde arteryel ve venöz renkli doppler, karotis vertebral arterler renkli doppler, renal arter doppleri, penil ve gebelik renkli doppleri de dahil olmak üzere tüm doppler uygulamaları,

• Ağız ve diş sağlığında en ileri görüntüleme teknikleri kullanılarak dijital panoramik diş röntgeni, temporomandibular ve sinüs grafileri ve sefalometrik röntgen çekimleri.

• Mamografi çekimleri.

• Kemik Yoğunluğu Ölçümü.

KEMİK MİNERAL DANSİTOMETRİ (OSTEODANSİTOMETRİ)

Kemik mineral dansitometrisi (osteodansitometri) kemik yoğunluğunun ölçülmesidir. Yani kemiğin kırılganlık riskini belirleyen bir ölçüm yöntemidir.

OSTEOPENİ; aynı yaş , cins ve ırktaki bireyler için normal değerlere oranla kemik kitlesindeki azalmayı ifade eden klinik bir tanıdır. OSTEOPOROZ; mevcut kemik kütlesinin, mineral içeriğinin azalması ve zayıflaması sonucu süngerimsi hal alması ve kolayca kırılabilir bir duruma gelmesidir. Sonucunda da başta sırt bölgesi olmak üzere vücutta dinmeyen ağrılar, boy kısalığı ve kırıkların oluşumlarını görmekteyiz.Osteoporoz kemik erimesidir...Osteoporoz, kemik dokusunun giderek artan kaybıyla kemiklerin kolay kırılabilir hale gelmesine yol açan bir hastalıktır.Osteoporoz sadece yaşlı veya kadın hastalığı değildir. Bu "Sessiz hastalığın" yaşı ve cinsiyeti yoktur.Osteoporoz, son yıllarda giderek daha fazla dikkat çekmeye başlayan, kadınları 30 'lu yaşlarda bile etkilemeyi başarabilen ve yakalanma riski, güğüs, rahim ve yumurtalık kanseri risklerinin toplamından daha fazla olan, kadınların menapoz, erkeklerin de 55 yaş sonrası yakalanmaktan kurtulamayacağı mecburi bir hastalıktır.Kalça kırığı geçiren her 5 kişiden biri, 1 yıl içinde ölmektedir. Yaşama şansı yakalayanların ise neredeyse tamamı yatağa bağımlı kalmaktadır.Ancak erken tanı, ilaç kullanımı ve yaşam şartlarının düzeltilmesi ile durdurulabilmesi mümkündür. Erken tanı için kemik yoğunluğu ölçümü yaptırmalısınız. Artık günümüzde %1 oranındaki kemik kayıpları bile teknoloji sayesinde kolayca ve çok kısa sürede teşhis edilebilmektedir.Sağlam kemik oluşumu için büyüme çağında yeterli miktardakalsiyum ve D vitamini alınmalı,düzenli spor yapılmalı ve güneş ışığından yeterince faydalanılmalıdır.

Riskli gruplar;

-Menapoza girenler

- İkiden fazla doğum yapanlar

- Sigara ve alkol kullananlar

- Ailesinde osteoporoz olanlar

- Şeker hastası olanlar

- Kafeinli içecekleri çok tüketenler

- Düzenli spor yapmayanlar

- 45 yaş üzerinde olanlar

- Bazı ilaçları sürekli kullananlar

- Açık tenliler

- Dengesiz beslenenler

- Hormon problemi olanlar

- Böbrek dializine girenler.

MAMMOGRAFİ

Mammografi düşük dozda X ışını aracılığı ile meme dokusunun görüntülenmesidir. Her memeye 2 adet olmak üzere toplamda 4 film çekilir.

Hiçbir şikayeti olmasa da tüm kadınların;

• 35-40 yaş arasında baz oluşturacak bir mammografi çektirmesi,

• 40 yaşından sonra 2 yılda bir,

• 50 yaşından sonra her yıl meme kanseri taraması yaptırması gerekmektedir.

Çünkü meme kanserinin en erken bulgusu olan küçük küme mikrokalsifikasyon spiküle kitle ve kireçlenme odaklarını gösterebilen tek yöntem mammografidir. Meme kanserinin büyüyüp ele gelecek kadar kitle oluşturması ise bu aşamadan yıllar sonraya tekabül eder.

Tüm kanserlerde olduğu gibi meme kanserinin de tedavisindeki başarı erken teşhis ve erken tedavi ile mümkündür.

Mammografi çekim işlemine gelirken beraberinde eski filmlerinde getirilmesi ve her seferinde eski filmler ile karşılaştırma yapılması gerekmektedir. Mamografi, meme muayenesi esnasında memede şüpheli bir kitle bulunması durumunda bu kitlenin yerinin ve niteliklerinin belirlenmesi amacıyla yardımcı bir tanı testi olarak yaygın bir şekilde kullanılmaktadır. Bununla beraber meme kanseri açısından hiçbir risk faktörü bulunmayan, hiçbir şikayeti olmayan ve yıllık yapılması önerilen meme muayenesi normal bulunan kadınlara da belli aralıklarla meme kanseri tarama testi olarak rutin mamografi önerilmektedir. Mamografi "normal" olarak rapor edildiğinde gerçekten bir sorun olmama ihtimali %90'lara varmakta, bu da mamografinin ne kadar etkili bir tarama testi olduğunu göstermektedir. Mammografi incelemesi için özel bir hazırlık gerekmez. Ancak adet dönemlerinde memelerde hassasiyet olabildiğinden incelemenin adet tarihinden bir hafta sonra yapılması faydalı olabilir. Ayrıca inceleme günü koltuk altı deodorant, pudra veya losyon sürülmemesi önerilir. Daha önceden yapılmış Mammografi filmleri ve Meme Ultrasonlarınızı mutlaka yanınızda getirmeniz gerekmektedir. Meme incelemeleri bir önceki tetkik ile karşılaştırmalı olarak takip edilen bir süreçtir. Önceki filmler ile karşılaştırıldığında yeni filmlerdeki bilgiler daha kesin hale getirmektedir. Mammografi, gebelere ve gebelik ihtimali bulunanlara yapılmaz. Ayrıca emziren annelere ve 25 yaşından küçüklere yapılması sakıncalı olabilir. Mamografinin asıl amacı erken dönem kanserin toplu iğne başı büyüklüğünde iken yakalanmasıdır. Meme değerlendirilirken ultrasonografi de beraberinde yapılmalıdır. Meme ultrasonografisi genellikle 35 yaş altı genç hanımlarda, fibrokistik hastalığın gösterilmesinde, memede ele gelen bir kitle varlığında ( kitlenin yapısının değerlendirilmesi, kistik ya da solid ayrımı ) tercih edilir. Meme renkli doppleri ise kitlenin iyi huylu-kötü huylu olup olmadığı hakkında bilgi verir.

Mamografi: Ailesinde meme kanseri bulunan kişilerde 35 yaşından itibaren her yıl doktor tarafından meme muayenesi yapılması ve bu kişilerde 40 yaşından itibaren her yıl mamografi çekilmesi. Ailesinde meme kanseri bulunmayan kişilerde ise 40 yaşından itibaren her yıl doktor tarafından meme muayenesi yapılması ve 50 yaşına kadar 2 yılda bir, 50 yaşından sonra her yıl mammografik inceleme önerilir.



Kemik yoğunluğu ölçümü: Menopoza girene kadar en az bir kez ve menopoza girdikten sonra mutlaka ölçülmeli. Menopozdan sonraki ilk 5 yıl içinde kemik erimesi en fazladır. Bu süreçte genellikle yılda bir ölçüm önerilmektedir.



DÖRT BOYUTLU AYRINTILI İKİNCİ DÜZEY DETAYLI RENKLİ DOPPLER ULTRASONOGRAFİ MAMOGRAFİ KEMİK YOĞUNLUĞU PANORAMİK SEFALOMETRİK RÖNTGEN GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ İSTANBUL ATAŞEHİR KAVACIK







ULTRASONOGRAFİDE DOĞUMSAL KUSUR VARLIĞINA İŞARET EDEBİLEN BULGULAR






Ultrasonografi incelemesinde uygun bir gebelik haftasında, çözünürlüğü iyi bir ultrasonografi cihazıyla, dikkatlice ve sistematik bir şekilde tarama yapıldığında bariz yapısal kusurlar nispeten kolay bir şekilde görülebilir.



Ancak başta Down sendromu olmak üzere kromozomları ilgilendiren kusurların bazıları direkt olarak yapısal bir kusura yol açmayabilirler. Bunun yerine bu bebeklerde, kendi başlarına bir "kusur" olmayan, ancak bebeklerin yalnızca az bir kısmında görülebilen bazı işaretler görülebilir.



Bu işaretlerin genel özellikleri şunlardır:



* Bu işaretlerin önemli bir kısmı bunlar konusunda bilgisi ve deneyimi olan doktorlar tarafından çok dikkatli bir şekilde özellikle "bulmak amacıyla" ve çözünürlüğü yüksek ultrasonografi cihazlarıyla bakıldığında görülebilir.



* İşaretlerin önemli bir kısmı tümüyle normal olan bebeklerde de görülebilir ve bu nedenle başka bulgular ve risk faktörleri olmadığında genellikle kendi başlarına bir anlam taşımazlar.



* Bu işaretlerin bir kısmı gebeliğin ilk yarısında kendilerini gösterip, sonradan "yok olabilirler". Bu nedenle bu işaretler özellikle 11.-24. Gebelik haftalarında araştırılırlar.



Birinci trimesterde görülebilen işaretler şu şekilde özetlenebilir:



Kistik higroma (bebeğin boyun bölgesinde görülen kistik oluşum



Burun kemiğinin izlenmemesi



Triküspit kapakta kaçak olması



Ductus Venozusta ters akım



Mide ve idrar torbasının oluşmaması



Eller ve ayaklarda şeil bozuklukları

Bebekte şişme (hidrops) hali

Ense pilisi kalınlığının artması

Erken dönemde kendini gösteren gelişme geriliği

Kalp atım sayısı ve ritim özelliklerinin normal olmaması



İkinci trimesterde görülebilen işaretler şu şekilde özetlenebilir:



Kistik higroma

Bebekte şişme (hidrops) hali

Ense pilisi kalınlığının artması

Ekojenik barsak (barsakların normalden daha parlak görülmesi

Uyluk kemiği ve / veya üst kol kemiği kısalıkları

Piyelektazi (böbrek içi kanallarda genişleme)

Kalp boşluğunda ekojen odak

Ventrikül (kafa içinde bulunan sıvı kanalları) genişlemesi

Koryoid pleksus kisti (beyin omurilik sıvısı üreten yapıların içinde kistik oluşum)

Pelvik açı genişlemesi

Göbek kordonunda iki yerine tek atardamar bulunması



Burun kemiğinin küçük izlenmesi veya izlenmemesi



Basık yüz profili



El ve ayak parmaklarında bazı şekil bozuklukları



İdrar torbasında anahtar deliği görünümü



Akciğerlerde kist veya damar yumaklarının bulunması



Kalbin damarsal ve şekilsel bozuklukları



Plasenta(bebeğin eşi) nın şekil bozuklukları



Dudak damak yarıkları







İşaretler hakkında ayrıntılar:



Kistik higroma (ing: cystic hygroma)



"Kistik higroma", gebeliğin erken dönemlerinde bebeğin boyun bölgesinde saptanabilen birden fazla odacıklı kistik yapılara verilen isimdir. Bu normaldışı yapının ortaya çıkma nedeninin bölgede lenf kanallarının tıkanmasıyla lenf sıvısının birikmesi olduğu düşünülmektedir.



Bazı durumlarda boyun bölgesinde yeralan başka kitleler de kistik higroma sanılabileceğinden tanının tecrübeli bir uzman tarafından doğrulanması önemlidir.



Kistik higromanın önemi, başta Turner sendromu olmak üzere bebekte bir kromozom kusuruna işaret edebilmesidir.



Kistik higroma genellikle erken gebelik haftalarında gözlenir ve gebeliğin ikinci yarısından itibaren kaybolur.



Kistik higroma gözlendiğinde muhtemel bir kromozom bozukluğunu araştırmak için koryon villus biyopsisi veya amniyosentez ile karyotipleme yapılması önemlidir.



Bebekte şişme (hidrops) hali (ing: fetal hydrops)



Bebekte erken gebelik haftalarında şişme hali çok ender görülen bir bulgu olmakla beraber ciddi bir soruna işaret etmesi açısından önemlidir.



Hidrops durumundaki bir bebeğin karın boşluğu ve diğer vücut boşluklarında normaldışı bir sıvı birikimi vardır.



Erken gebelik haftalarında bir kromozom kusuruna işaret edebilen hidrops, gebeliğin ileri haftalarında saptandığında bebekte ciddi bir kalp kusuru sonucunda veya anne ve baba adayı arasında var olan ve önceki gebeliklerde gerekli önlemler alınmamış bir kan uyuşmazlığının (Rh uygunsuzluğu) bebeğin kan hücrelerini parçalamasıyla oluşmuş bir kalp yetmezliğinin belirtisi olabilir.



Ense pilisi kalınlığının artması (ing: nuchal translucency, nuchal thickness)



Ense pilisi kalınlığı başta kromozom kusurları olmak üzere kalp hastalıklarında veya çeşitli doğumsal kusurlarda artmış bulunabilir.

Ense pilisi kalınlığı 11-14 tarama testinin bir parçası olarak bu gebelik haftaları arasında ölçülmektedir.



Bunun yanında ayrıntılı ultrasonografide de ense pilisi kalınlığı ölçümü yapılmaktadır.



Ense pilisi kalınlığı artışı genellikle geçici bir bulgudur ve ilerleyen gebelik haftalarında kaybolma eğilimi gösterir.



Erken dönem gelişme geriliği



İlk trimesterde ultrasonografide hesaplanan gebelik haftasının son adet tarihine göre hesaplanan gebelik haftasına göre daha ufak bulunması durumunda en muhtemel nedenler yumurtlamanın geç olması ve son adet tarihinin yanlış hatırlanmasıdır. Ancak başta Trizomi 18 olmak üzere çeşitli kromozom kusurlarında bebekte gelişme geriliğinin çok erken gebelik haftalarında başlayabilmesi nedeniyle özellikle aradaki fark çok yüksek olduğunda bebek daha yakın takibe alınır.



Kalp atım sayısı ve ritim özellikleri



Bebeğin kalp atışları ultrasonografide genellikle 7. Haftadan itibaren izlenebilir hale gelir. Kromozom kusurlarının bazılarında kalp atım sayısı çok düşük veya çok yüksek olabileceğinden kalp atım sayısı da mutlaka dikkate alınır.



Kalp atım sayısının özellikleri yanında kalp ritminin düzensizliği de bebekte özellikle bazı kalp kusurlarına işaret edebilmesi açısından önemlidir.



Dikkat: Özellikle ikinci trimesterde yapılan ultrasonografide bebeğin kalbinin incelenmesi esnasında ultrasonografi probunun bebeğin kalbi üzerine basınç uygulanması bebeğin kalp atışlarında geçici bir azalmaya ve hatta ""üzensizleşmeye" neden olabilmektedir. "Prob bradikardisi" adı verilen bu durum bir kalp hastalığına işaret etmemekle beraber kalbin ileri incelemesi için ikinci düzey ultrasonografi gerektirebilir.



Ekojenik (parlak) barsak (ing: echogenic bowel)



Ultrasonografide barsakların içinin ekojen, yani "parlak (beyaz)" görünmesi veya karın içinde kireçlenmeyi andıran parlaklıklar bulunmasıdır.



Ekojenik barsak tüm gebeliklerde yaklaşık %1 oranında gözlenebilen bir bulgudur ve mutlaka bebekte bir kusur olduğunu göstermez. Bazı durumlarda ultrasonografi ayarlarının değiştirilmesiyle parlaklığın aslında gerçek olmadığı gözlenebilmektedir.



Ekojenik barsak gebeliğin ikinci trimesterinde gözlendiğinde bebekte bir kromozom kusuruna işaret edebilmesi açısından önemli olmakla beraber tek başına bir anlam taşımayabilir



Gebeliğin ileri haftalarında görülen ekojenik barsak ise bebekte çeşitli metabolizma hastalıklarına, rahim içi enfeksiyonlara, barsakların bebeğin ilk dışkısı olan mekonyum tarafından tıkanmasına ve bebeğin ciddi bir şekilde sıkıntıda olmasına işaret edebilen bir bulgu olması nedeniyle önemlidir.



Uyluk (femur) kemiği veya üst kol kemiği (humerus) kısalıkları



16.-24. gebelik haftaları arasında yapılan ultrasonografide bebeğin uyluk kemiğinin ve / veya üst kol kemiğinin gelişiminin geri kalması Down sendromunun bir bulgusu olabilmektedir. Bu işaretin hatalı yorumlanmasını engellemek için gebelik haftasının doğru bilinmesi çok önemlidir.



Piyelektazi, pelviektazi (böbrek kanallarında genişleme)



Tüm gebeliklerin yaklaşık %2'sinde ultrasonografide bebeğin bir ya da iki böbreğinde idrar kanallarında genişleme saptanabilir. Erken gebelik haftalarında saptandığında ve özellikle de diğer bazı işaretlerle beraber olduğunda bu bulgu Down sendromu ve diğer kromozom bozukluklarına işaret edebilmesi açısından önemlidir.



Piyelektazi doğumsal kusura işaret edebilen bir bulgu olması yanında kendi başına da bir böbrek ve idrar kanalı hastalığına işaret edebilmesi açısından takibe alınması gereken bir bulgudur.



Özellikle büyük piyelektazilerde bebeğin yenidoğan döneminde ayrıntılı incelenmesi ve bu inceleme sonuçlarına göre hareket edilmesi uygundur.



Kalp boşluğunda ekojen odak, ekojen intrakardiyak fokus (ing: EIF, echogenic intracardiac focus)



Tüm gebeliklerin yaklaşık %3-4'ünde saptanabilen bir bulgudur. Kalp boşluklarından birinde ya da ikisinde parlak bir yapı gözlenir. Bu bulgu bebekte Down sendromu varolma olasılığını artırması açısından önemlidir.



Ekojen odak genellikle 3. trimesterde kaybolur.



Ventrikül genişlemesi (su kanallarında genişleme) (ing: ventriculomegaly)



Bebeğin kafa içindeki sıvıyı, yani beyin-omurilik sıvısını barındıran ve ileten yapılarda ("ventriküller") genişleme erken gebelik haftalarında Down sendromu bulgusu olarak ortaya çıkabilmektedir.



Gebeliğin ilerleyen haftalarında ise ventrikül genişlemesi bebekte hidrosefali gelişimine işaret edebilmesi açısından ayrı bir önem kazanır.



Koryoid pleksus kisti (ing: CPC, chorioid plexus cyst)



Koryoid pleksuslar beyin omurilik sıvısını barındıran ventriküller içinde sağlı sollu yer alan, erken gebelik haftalarında kelebek tarzı yapılarıyla kafa içinin büyük kısmını kaplayan, daha sonra beyin dokusunun gelişmesiyle boyutları nispeten ufalan yapılardır. Beyin omurilik sıvısının üretiminden sorumlu bu yapıların içinde kistik oluşumların gözlenmesine koryoid pleksus kisti adı verilir.



Koryoid pleksus kistleri tüm gebeliklerde yaklaşık %1'inde gözlenebilir ve tek veya çift taraflı olabilirler.



Bu oluşumlar erken gebelik haftalarında gözlendiğinde başta Trizomi 18 olmak üzere Down sendromu ve diğer kromozom kusurlarının varlığına işaret edebilmeleri nedeniyle önemlidirler.



Koryoid pleksus kisti saptandığında genel yaklaşım, ayrıntılı incelemede bebekte başka bir işaret ve kusur saptanmadığında kistin izlenmesi yönündedir. Beraberinde başka bulgular da saptandığında ve /veya kistin nispeten büyük olduğu saptandığında amniyosentez ile bebeğin kromozomlarının incelenmesi gerekebilir.



Bu oluşumlar gebelik haftası ilerledikçe kaybolma eğilimindedirler.



Koryoid pleksus kistlerinin, bir kromozom kusuruna bağlı olmadıkları sürece bebeğin beyin gelişimini olumsuz etkilemeleri beklenmez.



Pelvik açı genişlemesi



Nispeten yeni keşfedilmiş bir bulgudur. Bebeğin leğen kemiklerinin birbirine yaptığı açının "geniş" bulunması ek bir Down sendromu işareti olarak kabul edilmekle birlikte bu bulgunun tanımının henüz net olarak yapılmış olmaması, Down sendromu taramasındaki önemini diğer işaretlere göre geri planda bırakır.



Kordonda tek atardamar bulunması (ing: SUA, single umbilical artery)



Bebeğin göbek kordonunda normalde bir toplardamar ve etrafına heliks şeklinde sarılmış iki adet atardamar bulunur.

Tüm gebeliklerin yaklaşık %1'inde bebeğin göbek kordonunda tek atardamar bulunur. Bu durum tek başına bir doğumsal kusur olmamasına ve bebekte ileri bir inceleme gerektirmemesine karşın, yapısal başka kusurların varlığına işaret edebilmesi açısından önemlidir.



Burun kemiğinin küçük izlenmesi veya izlenmemesi



Down Sendrom’u (Mongol ) bebeklerin %50 sinde burun kökü derinliğinin kısa olduğu gösterilmiştir.15-24. hafta arasında yapılan sonografik çalışmalar trisomi 21 li olguların %65 ‘inde burun kemiğinin olmadığı veya kısa olduğu gösterilmiştir.Ayni zamanda diğer bazı kromozom bozukluklrındada burun kemiği yokluğu izlenebilmektedr.



Basık yüz profili







Basık yüz profili;burun kökü ile alın arasında normal bir açılanma bulunmaktadır.Bu açının artışı(yüzün basık olması) Down Sendromlu bebeklerde artmaktdır.12-14.haftalarda veya 20-22 haftalarda bakılan ultrasonda basık yüz profili önemli bir komozom anomalisi belirteçlerindendir.







El ve Ayak Parmaklarında Şekil Bozukluğu







Fetusun el ve ayak parmakları ultrasonla görülebilir ve dikkatlice bakılırsa sayı,şekil ve hareketleri değerlendirilebilir.Birçok iskelet sistemi bozukluklarında el ve ayaklarda anomaliler vardır.Polidaktili beşten fazla sayıda parmak olmasıdır.Parmaklar arasında yumuşak doku veya kemikleri de içeren bir yapışıklık varsa sindaktii denir.Parmaklardaki eğrilik ise klinodaktili olarak isimlendirilir.El ve ayaklar ve diğer ekstremiteler arasındakı orantısızlığın iskelet sistemi bozukluklarının bir bulgusu olarak karşımıza çıkabılır.







Roker Bottom Feet(beşik altı şeklinde ayak) Trisomi18 belirteci;Club foot (çarpık ayak ) kromozom anomalisi ve iskelet anomlilerinin bir belirteci olabilmektedir.







İdrar Torbasının Anahtar Deliği Görünümü







İdrar torbasının çıkışındaki obstruksiyon (tıkanıklık) sonucu meydana gelmektedir.En sık posterior uretral valfler sebep olmaktadır.Erkeklerde görülen bu durumun yanısıra her iki cinstede görülebilir.Uretral atrezi (işeme kanalının olmaması) ve Kaudal regresyon Sendromu (kuyruk sokumu kemiğinin olmaması) gibi duumlarda da görülebilir.Tıkanıklığın derecesine bağlı olarak her iki böbrekler etkilenebilir ve zamanla böbrek yetersizliğine kadar gidebilmektedir.Fetusun çıkardığı idrar prognozu belirlemede son derece önemlidir.Amniyos sıvısı ne kadar azsa prognoz o kadar kötüdür.Özellikle iç amnıyos sıvısının kalmadığı durumlarda solunum yetmezlığı ve geç dönemde böbrek yetmezliğine bağlı ölüm gerçekleşmektedir.







Dudak ve Damak Yarıkları







Yüzde tek veya iki taraflı ve az olarak ta orta hatta oluşabilen tüm yarıkları tanımlar.Genellikle üst dudak ve damakta veya her ikisinde birden görülür.Dudak yarığı olmadan tek başına damak yarığı olması farklı bir anomalidir.Yüzdeki yarıklar hafif yarıktan ağır yarıklara kadar geniş bir yelpaze içerisinde görülebilir.İzole dudak yarığı olan olgularda beraberinde sert veya yumuşak damak yarığı görülebilir.Damak dudak yarığı olguların %75’inde tek taraflıdır ve sağa nazaran solda daha sık olarak görünür.







Yüz yarıkları 800 doğumda bir görülür.Olguların %50’inde damak ve dudak yarığı beraber iken, %25’inde damak,%25’inde dudak yarığı şeklindedir.







Olguların %20 kadarında 100’den fazla değişik genetik sendromla beraber görülür.%1-2 olguda kromozom anomaliler eşlik etmektedir.






0-216-5218836 RADİSTANBUL GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ İSTANBUL ÜMRANİYE TEL 0-216-5218836 ÇEKMEKÖY TEL 0-216-6423432 PENDİK GSM 0-530-5472565 İSTANBUL 0-216-5218836 MAMOGRAFİ MEME KANSERİ ERKEN TEŞHİS VE TANI MERKEZİ SONOMAMOGRAFİ KEMİK ERİME TESTİ OSTEODANSİTOMETRİ BMD ÖLÇÜMÜ ÇENE RÖNTGENİ DİJİTAL SON TEKNOLOJİ İLE PANORAMİK SEFALOMETRİK RÖNTGEN (CD-BASKI-MAİL) RENKLİ VARİKOSEL SKROTAL PENİL PENİS OBSTETRİK RENAL KAROTİS VERTEBRAL ÜST VE ALT EKSTREMİTE VARİS VENÖZ YETMEZLİK TEK VE ÇİFT TARAFLI RENKLİ ARTERYEL RENKLİ VENÖZ VE TÜM VARİS RENKLİ DOPPLER USG ULTRASONOGRAFİ OBSTETRİK AYRINTILI DETAYLI İKİNCİ DÜZEY VE DÖRT BOYUTLU USG CD DVD KAYDI RENKLİ BEBEK RESİMLERİ SERTLEŞME PROBLEMİ RENKLİ PENİL DOPPLER SERTLEŞME PROBLEMİ PENİL RENKLİ DOPPLER TÜM VÜCUT BEDEN TAM FULL CHECK-UP ÇEKAP CHECKUP KAVACIK ÜMRANİYE ÇEKMEKÖY ÇEKMEKÖY ÜMRANİYE ATAŞEHİR ATAŞEHİR KAVACIK ANADOLU YAKASI GÖRÜNTÜLEME KAVACIK GÖRÜNTÜLEME SULTANBEYLİ SANCAKTEPE ŞİLE AĞVA ÖMERLİ REŞADİYE ALEMDAĞ MADENLER ÇEKMEKÖY ÜMRANİYE MALTEPE ÜSKÜDAR KADIKÖY ÇAMLICA ATAŞEHİR KAVACIK BEYKOZ ATAŞEHİR KAVACIK BEYKOZ PAŞABAHÇE ÖĞÜMCE PAŞABAHÇE BEYKOZ ATAŞEHİR PENDİK KARTAL MALTEPE BAĞDAT CADDESİ ATAŞEHİR KAVACIK GÖRÜNTÜLEME ATAŞEHİR KAVACIK BEYKOZ ÜMRANİYE BAĞDAT CADDESİ SUADİYE ERENKÖY GÖZTEPE TÜM ÜNİVERSİTE EĞİTİM VE ARAŞTIRMA DEVLET HASTANELERİ KADIN SAĞLIĞI MEME SAĞLIĞI KANSER ERKEN TEŞHİSİ VE ERKEN TANISI TÜM SAĞLIK OCAĞI AİLE HEKİMLİĞİ GÖRÜNTÜLEME HİZMETLERİ KAVACIK GÖZTEPE GÖZTEPE ERENKÖY KADIKÖY ÜSKÜDAR KAVACIK ATAŞEHİR BEYKOZ ÇEKMEKÖY ÜMRANİYE SARIGAZİ SANCAKTEPE ŞİLE AĞVA ATAŞEHİR SARIGAZİ SULTANBEYLİ ÇEKMKÖY ATAŞEHİR KAVACIK BEYKOZ RİVA AĞVA ŞİLE ÖMERLİ TAŞDELEN ALEMDAĞ ALEMDAR ÜMRANİYE DUDULU MODOKO İMES İKEA MEYDAN ÇAKMAK TEPEÜSTÜ KAVACIK ÇAVUŞBAŞI BEYKOZ ÜMRANİYE ÇEKMEKÖY KAVACIK KAVACIK ŞİLE ACARKENT BEYKOZ ATAŞEHİR AĞVA PAŞABAHÇE





http://www.goruntulememerkezi.com/

http://www.radistanbul.com/

http://www.ikinciduzey.com

http://radistanbul.blogspot.com

http://www.cekmekoygoruntulememerkezi.com/

http://www.umraniyegoruntulememerkezi.com/

http://www.pendikgoruntulememerkezi.com/













Kemik erimesi (osteoporoz)



İstatistiki verilere göre kemik erimesi (osteoporoz) yaklaşık %75 oranında kadınlarda ve ileri yaşlarda görülmekle beraber, 30’lardan itibaren kontrol edilmesi gerekir. Çünkü bu yaşlara kadar gelişimini tamamlayan kemik dokusu bazı nedenlerden ötürü yoğunluğunu kaybetmeye başlar.

Kemik erimesi, büyük oranda aile geçmişiyle ilgili kalıtsal olsa da başta, yanlış beslenme, sigara alışkanlığı, şeker hastalığı, uzun süreli ilaç kullanan, yeterli egzersiz alışkanlığı olmayan, menopoza erken girmiş ya da menopoz sonrasındaki kadınların risk grubunda olduğu bilinmektedir.















Radistanbul Görüntüleme Merkezi Ümraniye son durakta 4 yıldır hizmet vermektedir. Bünyemizde ultrason, renkli doppler, mamografi, kemik yoğunluğu ölçümü, panoramik diş röntgeni ve sefalometrik röntgen cihazları bulunmaktadır.

Kurumumuzda yapılan tetkikler;

• Tüm batın, üriner sistem, pelvik, troid ultrasonlarına ek olarak gebelerde 2. Düzey ayrıntılı ultrason, gebelik ultrasonu, 4 boyutlu ultrason çekimleri.

• Ekstremitelerde arteryel ve venöz renkli doppler, karotis vertebral arterler renkli doppler, renal arter doppleri, penil ve gebelik renkli doppleri de dahil olmak üzere tüm doppler uygulamaları,

• Ağız ve diş sağlığında en ileri görüntüleme teknikleri kullanılarak dijital panoramik diş röntgeni, temporomandibular ve sinüs grafileri ve sefalometrik röntgen çekimleri.

• Mamografi çekimleri.

• Kemik Yoğunluğu Ölçümü.

KEMİK MİNERAL DANSİTOMETRİ (OSTEODANSİTOMETRİ)

Kemik mineral dansitometrisi (osteodansitometri) kemik yoğunluğunun ölçülmesidir. Yani kemiğin kırılganlık riskini belirleyen bir ölçüm yöntemidir.

OSTEOPENİ; aynı yaş , cins ve ırktaki bireyler için normal değerlere oranla kemik kitlesindeki azalmayı ifade eden klinik bir tanıdır. OSTEOPOROZ; mevcut kemik kütlesinin, mineral içeriğinin azalması ve zayıflaması sonucu süngerimsi hal alması ve kolayca kırılabilir bir duruma gelmesidir. Sonucunda da başta sırt bölgesi olmak üzere vücutta dinmeyen ağrılar, boy kısalığı ve kırıkların oluşumlarını görmekteyiz.Osteoporoz kemik erimesidir...Osteoporoz, kemik dokusunun giderek artan kaybıyla kemiklerin kolay kırılabilir hale gelmesine yol açan bir hastalıktır.Osteoporoz sadece yaşlı veya kadın hastalığı değildir. Bu "Sessiz hastalığın" yaşı ve cinsiyeti yoktur.Osteoporoz, son yıllarda giderek daha fazla dikkat çekmeye başlayan, kadınları 30 'lu yaşlarda bile etkilemeyi başarabilen ve yakalanma riski, güğüs, rahim ve yumurtalık kanseri risklerinin toplamından daha fazla olan, kadınların menapoz, erkeklerin de 55 yaş sonrası yakalanmaktan kurtulamayacağı mecburi bir hastalıktır.Kalça kırığı geçiren her 5 kişiden biri, 1 yıl içinde ölmektedir. Yaşama şansı yakalayanların ise neredeyse tamamı yatağa bağımlı kalmaktadır.Ancak erken tanı, ilaç kullanımı ve yaşam şartlarının düzeltilmesi ile durdurulabilmesi mümkündür. Erken tanı için kemik yoğunluğu ölçümü yaptırmalısınız. Artık günümüzde %1 oranındaki kemik kayıpları bile teknoloji sayesinde kolayca ve çok kısa sürede teşhis edilebilmektedir.Sağlam kemik oluşumu için büyüme çağında yeterli miktardakalsiyum ve D vitamini alınmalı,düzenli spor yapılmalı ve güneş ışığından yeterince faydalanılmalıdır.

Riskli gruplar;

-Menapoza girenler

- İkiden fazla doğum yapanlar

- Sigara ve alkol kullananlar

- Ailesinde osteoporoz olanlar

- Şeker hastası olanlar

- Kafeinli içecekleri çok tüketenler

- Düzenli spor yapmayanlar

- 45 yaş üzerinde olanlar

- Bazı ilaçları sürekli kullananlar

- Açık tenliler

- Dengesiz beslenenler

- Hormon problemi olanlar

- Böbrek dializine girenler.

MAMMOGRAFİ

Mammografi düşük dozda X ışını aracılığı ile meme dokusunun görüntülenmesidir. Her memeye 2 adet olmak üzere toplamda 4 film çekilir.

Hiçbir şikayeti olmasa da tüm kadınların;

• 35-40 yaş arasında baz oluşturacak bir mammografi çektirmesi,

• 40 yaşından sonra 2 yılda bir,

• 50 yaşından sonra her yıl meme kanseri taraması yaptırması gerekmektedir.

Çünkü meme kanserinin en erken bulgusu olan küçük küme mikrokalsifikasyon spiküle kitle ve kireçlenme odaklarını gösterebilen tek yöntem mammografidir. Meme kanserinin büyüyüp ele gelecek kadar kitle oluşturması ise bu aşamadan yıllar sonraya tekabül eder.

Tüm kanserlerde olduğu gibi meme kanserinin de tedavisindeki başarı erken teşhis ve erken tedavi ile mümkündür.

Mammografi çekim işlemine gelirken beraberinde eski filmlerinde getirilmesi ve her seferinde eski filmler ile karşılaştırma yapılması gerekmektedir. Mamografi, meme muayenesi esnasında memede şüpheli bir kitle bulunması durumunda bu kitlenin yerinin ve niteliklerinin belirlenmesi amacıyla yardımcı bir tanı testi olarak yaygın bir şekilde kullanılmaktadır. Bununla beraber meme kanseri açısından hiçbir risk faktörü bulunmayan, hiçbir şikayeti olmayan ve yıllık yapılması önerilen meme muayenesi normal bulunan kadınlara da belli aralıklarla meme kanseri tarama testi olarak rutin mamografi önerilmektedir. Mamografi "normal" olarak rapor edildiğinde gerçekten bir sorun olmama ihtimali %90'lara varmakta, bu da mamografinin ne kadar etkili bir tarama testi olduğunu göstermektedir. Mammografi incelemesi için özel bir hazırlık gerekmez. Ancak adet dönemlerinde memelerde hassasiyet olabildiğinden incelemenin adet tarihinden bir hafta sonra yapılması faydalı olabilir. Ayrıca inceleme günü koltuk altı deodorant, pudra veya losyon sürülmemesi önerilir. Daha önceden yapılmış Mammografi filmleri ve Meme Ultrasonlarınızı mutlaka yanınızda getirmeniz gerekmektedir. Meme incelemeleri bir önceki tetkik ile karşılaştırmalı olarak takip edilen bir süreçtir. Önceki filmler ile karşılaştırıldığında yeni filmlerdeki bilgiler daha kesin hale getirmektedir. Mammografi, gebelere ve gebelik ihtimali bulunanlara yapılmaz. Ayrıca emziren annelere ve 25 yaşından küçüklere yapılması sakıncalı olabilir. Mamografinin asıl amacı erken dönem kanserin toplu iğne başı büyüklüğünde iken yakalanmasıdır. Meme değerlendirilirken ultrasonografi de beraberinde yapılmalıdır. Meme ultrasonografisi genellikle 35 yaş altı genç hanımlarda, fibrokistik hastalığın gösterilmesinde, memede ele gelen bir kitle varlığında ( kitlenin yapısının değerlendirilmesi, kistik ya da solid ayrımı ) tercih edilir. Meme renkli doppleri ise kitlenin iyi huylu-kötü huylu olup olmadığı hakkında bilgi verir.

Mamografi: Ailesinde meme kanseri bulunan kişilerde 35 yaşından itibaren her yıl doktor tarafından meme muayenesi yapılması ve bu kişilerde 40 yaşından itibaren her yıl mamografi çekilmesi. Ailesinde meme kanseri bulunmayan kişilerde ise 40 yaşından itibaren her yıl doktor tarafından meme muayenesi yapılması ve 50 yaşına kadar 2 yılda bir, 50 yaşından sonra her yıl mammografik inceleme önerilir.



Kemik yoğunluğu ölçümü: Menopoza girene kadar en az bir kez ve menopoza girdikten sonra mutlaka ölçülmeli. Menopozdan sonraki ilk 5 yıl içinde kemik erimesi en fazladır. Bu süreçte genellikle yılda bir ölçüm önerilmektedir.



DÖRT BOYUTLU AYRINTILI İKİNCİ DÜZEY DETAYLI RENKLİ DOPPLER ULTRASONOGRAFİ MAMOGRAFİ KEMİK YOĞUNLUĞU PANORAMİK SEFALOMETRİK RÖNTGEN GÖRÜNTÜLEME MERKEZİ İSTANBUL ATAŞEHİR KAVACIK





1 yorum: